Hikayeler vardır, şu kara kışın ortasında, içinizi bahar güneşi gibi ılık ılık ısıtan… Hikayeler vardır, ruhunuza tomurcuk tomurcuk çiçek açtıran… Hikayeler vardır, zeytin ağacı gibi bereket saçan, mavi gökyüzü ve sevgilisi engin deniz gibi kalbinizi sonsuz bir ümitle dolduran…
Böyle hikayelerdir olmazların olabileceğine dair inancınızı tazeleyen… Yaydığı güzel enerjiyle, yeteri kadar istediğinizde, aşılamaz denilen tüm engellerin, kumdan kaleler gibi karşınızda dağılıp, yok olacağına dair işaret veren… Dimağınızda bıraktığı yepyeni fikirlerle, yeni şeyler, güzel şeyler, faydalı şeyler yapmak için size ilham veren…
Bu sayfada okuyacağınız hikaye de, işte böyle bir hikaye… Örnek alınası, feyz alınası, bir inci tanesi gibi korunup, kollanıp, kıymeti bilinesi bir kadın emeği hikayesi bu. Ve tüm güzel hikayelerde olduğu gibi, bence en iyisi, hikayeyi, yine hikayenin kahramanlarının ağzından dinlemek… Yelki Kadın Kooperatifi Yönetim Kurlu Başkanı Eda Filiz Yaşoğlu da bu hikayenin baş kahramanlarından. Elbirliğiyle Yelki’de başardıklarını öyle güzel anlatıyor ki, bence hemen okuyun… Ve bir gün, kendiniz için, insanlarınız, köyünüz, mahalleniz, şehriniz ve ülkeniz için güzel bir şey yapmak isterken, ümidiniz kırılıp, yorulduğunuzda, geri gelip, tekrar okuyun, rica ederim. Her şeyin mümkün olduğuna yeniden inanacaksınız…
Yelki Kadın Kooperatifi’nin hikayesi nasıl başladı?
Yelki Kadın Kooperatifi’nin hikayesi; Yelki Yöresel Üretici Pazarı ile başladı… Neredeyse bir Yarımada sorunu hale gelen hızlı şehirleşme ve nüfus artışından, son birkaç yılda yaklaşık 10.000 kişinin yerleşmesi ile, çok eski yerleşim yerlerimizden olan Yelki’miz de payına düşeni aldı. Bizler, yerli halkımızı ve kadınlarımızı, ekonomik olarak güçlendirmek ve sosyalleşmelerini sağlayarak, yeni yerleşenlerle buluşturmak, kaynaştırmak istedik… Bunun için, Güzelbahçe Kent Konseyimizin "Yelki'nin Geleceğini Planlıyoruz" projesinde yer alarak, Güzelbahçe Belediyemiz ve Kaymakamlığımızla birlikte, Yelki Yöresel Üretici Pazarı’nı açtık.
“10 kişiyi meydana çıkaramazsın” dedikleri Yelki Meydanı’nda 300 kişi toplandık. Bir de bando tuttuk, “Biz bu pazarı istiyoruz!” diye… Kararlılığımızı ortaya koyduk.
Bir Ege köyü olmasına rağmen kendi örf ve adetleriyle yaşayan Yelki’de, kahve önünden geçmeyen, geçerken kafasını çevirip geçen kadınlarımızın görünmeyen emeklerini görünür kılmak, ayaklarının üzerinde durmalarını sağlamak istedik. Bunu yaparken, Yelki köyümüzün sadece ekonomik olarak kalkınmasına değil, kültür sanat etkinlikleri ile tanıtımına da katkıda bulunmak isteyince, iş başa düştü.
Önce köyde (Biz köy deriz, daha önce Belediye idi… Daha sonra Güzelbahçe’ye bağlanıp mahalle olmuştur) Yelki Yöresel Üretici Pazarı’mızı kurarken, biz köyün okumuş kızları ve yeni yerleşen eğitimli ekibimizle bir komite kurduk. Günler yaptık; kadın günleri… Aşağı mahallede, yukarı mahallede, ne yapacağımızı anlattık. Kadınlarımızı toplayıp, Şirince’ye gittik. Alaçatı ve Sığacık modellerini gösterdik. Köy evlerinin nasıl kahvaltı mekanı haline dönüştüğünü gösterdik. Tüm köy ve köylü, bu işe hep birlikte kalkıştık. Sonrasında kadınlarımızla, Zeybek Ekibi ve Yelki’nin Sesi Müzik Korosu gibi gruplar kurduk. YELÇEVKO Derneği’mizde, ücretsiz İngilizce ve bilgisayar kursları verdik. Verdik ki, üretici pazarından kendi kazandıkları ile, kadınlarımız cep telefonu ve sosyal medya kullanarak, daha çabuk haberleşebilsinler, yurttan ve dünyadan haberdar olabilsinler…
Kurslardan sonra, yurtiçi ve yurtdışı geziler düzenledik; hatta köylü kadınlarımıza pasaport aldırıp, Samos (Susam) Adası’na bile gidip, Zeybek oynadık. Köyümüzde, her hafta bir etkinlik düzenledik: Ot etkinliği, turp etkinliği, bakla etkinliği gibi... Bir sanat grubu da kurarak, ressamlarımız ve yazarlarımızla sergiler açtık. Ünlü yazarlar, ressamlarla söyleşiler, canlı performanslarla gündem yarattık. Köyümüzde yıllardır kapalı duran Tekke Dedesi misafirhanesini, köylü kadınlarımızla badana boya yapıp, eski köy resimleri ve eşyalarla döşeyerek bir anı evi oluşturduk. Yöresel yemeğimiz 'Çıratma' ile yemek yarışmalarına katılıp, uluslararasında ikincilik, mahalleler arasında ise birincilik aldık. Tv programları ve canlı yayın çekimler ile haber olduk.
Tüm bunlar olurken, yöresel pazarımız oturmuş, kadınlarımız kazanmaya başlamış, Yelki de tanınmaya başlamıştı. Ama yetmezdi. Tarım arazileri boşta duruyor, ekilip biçilmiyordu. Birkaç kişi kalmıştı tarla işleri ile uğraşan… Hala traktör var, yerli tohum ve tarla da vardı. Üstelik yöresel pazardaki kadınlarımızın kurumsal bir yapı içinde korunması, sigortalı olmaları, sürekli kazanç getirecek işlerde ve projelerde kazanmaları gerekiyordu. Bu düşüncelerle, KEDV’den ücretsiz kooperatifçilik ve girişimcilik kursu aldık. 28 üretici kadınımız, kurs belgelerini, yine köy meydanında davulla zurnayla, müzikli bir etkinlik yaparak aldık. Tüm bunları ben, sosyal medya hesaplarından her gün paylaştım. Takipçilerimiz, 5000, 10.000 oldu. Bize, "Eski radyolardaki arkası yarın gibisiniz, ‘Yarın ne olacak acaba bu köyde?’ diye zevkle izliyoruz…” diyorlardı. Zamanı gelmişti ve biz de böylece, Yelki Kadın Kooperatifi’ni kurduk.
Kuruluşundan beri Yelki Kadın Kooperatifi nasıl işletildi, nasıl yol aldı?
Tarımsal, Tasarım ve Gıda Bölümleri oluşturup, her bölüme bir kooperatif ortağımızı görevlendirdik. Tarım fuarlarına, festivallere katılmaya başladık. Kadınlar olarak traktörlere binip, tarlalara girdik. Köylünün evinde, elinde kalan tohumları yine köylümüzün arazilerine diktik. Bu fotoğraflardan yeni yıl takvimi yapıp, bölgemize ücretsiz dağıttık.
Kooperatif olduktan sonra kadınlarımızın yolu açıldı. KEDV eğitimleri, Ege Kadın Buluşması ile çalışmalar derken, kadınlarımız Kızlarağası, Mavibahçe gibi yerlerde, Yelki dışında da satış yapmaya başladı. İzmir Büyükşehir Belediyemiz ile önce PAGOS Üretici Pazarı, daha sonra Fuar Kültürpark Üretici Pazarları’na katıldık.
PAGOS Üretici Pazarı için farkındalık yaratalım dedik, kendimiz basma pazen elbiseler diktik ekibiz için. Hiç yorulmadan, pes etmeden, çalışmaya devam ediyoruz…
“Yelki Modeli” nedir ?
Bizler, Yelki’de başardıklarımıza “Yelki Modeli” adını verdik. Yelki Modeli; bir yerelde kalkınma modeli… Öncelikle kendi bölgemizde, mahallemizden başlayarak, yerel halkın kalkınması, yeni yerleşenlerle kaynaşması ve sonrasında İzmir, Ege Bölgesi ve nihayetinde tüm Türkiye ile… Gittiğimiz yerlerde, katıldığımız etkinliklerde bu modeli anlatıyor ve paylaşıyoruz.
Yelki Kadın Kooperatifi için geleceğe dair planlarınız nedir?
Yelki Kadın Kooperatifimizin tarlalara diktiği susamlardan elde ettiğimiz gelirle, ihaleye girip, kiraladığımız bir kooperatif binamız var artık. Üretim yapmaya devam ederken, bir taraftan da işletmeye geçmek istiyoruz. Sahilde bir çay bahçesi, kafeterya işletmek, catering hizmetleri gibi… Tüm bunlar daha çok kadının kazanmasını sağlamak için. Şu an ki hedefimiz ise, " Mor Traktör " almak…
Bu güzel hikayeyi herkese anlatabilmem için benimle paylaştığınız için, sonsuz teşekkürler Eda Hanım... Size ve Yelki Kadın Kooperatifi için emek veren herkese sonsuz teşekkürler. Böyle güzel hikayelere ve bunları paylaşmaya çok ihtiyacımız var. Emeklerinize sağlık...
Comments